YAZ AYLARINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN 8 HASTALIK
- Dr. Yunus Emre Bıkmaz
- 2 gün önce
- 3 dakikada okunur
Özellikle çocukların dört gözle beklediği yaz tatili, yaz hastalıkları ve kazalarını da beraberinde getirebiliyor. Minikler için eğlenceli ve kahkaha dolu bir zaman olması istenen yaz tatili, kış aylarının soğuk algınlığı ve griple gelmesi gibi, çocukların korunması gereken birkaç hastalığa neden olabiliyor. Yaz mevsiminin içerdiği çeşitli risk faktörlerinin farkında olunması ve gereken önlemlerin alınmasıyla çocukların tatilin tadını doyasıya çıkarması sağlanabiliyor.
Hastalık Olmadan Önlem Alınması Önemli
Artan sıcaklıklar, okulların tatile girmesi, deniz, havuz, güneş, soğuk içecek tüketimi ve dışarıda geçirilen sürenin fazla olması gibi etkenler çocukları hasta edebilirken, anne-babaların birtakım önlemler almasını gerektirmektedir. Çocuklardaki yaz hastalıkları arasında güneş çarpması, ishal ve kusma ile seyreden bağırsak enfeksiyonları, hepatit-A, havuz enfeksiyonları, dış ve orta kulak enfeksiyonu, idrar yolu enfeksiyonu, üst solunum yolu enfeksiyonları, deride mantar, böcek sokmaları, allerjik reaksiyonlar ve kırık çıkık gibi travmalar yer almaktadır. Bu hastalıkları önlemek için risk faktörlerini bilmek ve buna göre önlem almak hastalıklardan uzak keyifli bir yaz tatili geçirebilme hususunda büyük önem taşımaktadır.
1. Kulak Enfeksiyonu (Otit):
Kulağa dışardan giren mantar, bakteri, virüs gibi mikroplar, önce kaşıntıya ve ardından iltihaplı, pis kokulu akıntılara neden olabilir. Kulakta zaten normal olarak salgılanan sarı-kahverengi buşon kirli suyu çeker, şişer ve içindeki mikrobun hastalık yapmasını kolaylaştırır. Kötü kokulu, beyaz, sarı veya yeşil akıntı görüldüğü takdirde vakit kaybetmeden bir uzman hekime başvurulmalıdır.
2. Deniz ve Havuzdan Bulaşan Üst Solunum Yolu Enfeksiyonu (ÜSYE):
Damlacık enfeksiyonu olarak nefes yoluyla vücuda giren mikroplar, farenjit (boğaz enfeksiyonu) yapabilir. Ateş, kırgınlık, halsizlik, boğaz ağrısı ile başlayıp sonrasında çok daha ağır tablolara dönüşebilir. Ayrıca suya dalma, boğazdaki potansiyel hastalık mikroplarının daha derinlere taşınmasına ve sinüzit oluşmasına yol açabilir.
3. İdrar Yolu Enfeksiyonu (IYE):
İdrar yolu enfeksiyonu özellikle kız çocuklarında daha sık görülür. Islak mayo ile bekleme, yeterince temiz olmayan suya girme veya su kenarında yerlere oturarak oynama, mikropların girişini kolaylaştırır. İdrar yolu enfeksiyonu; idrar yaparken yanma, sık idrara çıkma, karın ağrısı, ateş ve kusma gibi belirtilerle ortaya çıkabilir. Erken tanı ve tedavi, ileride oluşabilecek daha ciddi ve kalıcı rahatsızlıkları önleyecektir.
4. Güneş Çarpması (Sıcak Çarpması):
Çocuk uzun süre etkili güneş altında kaldığında ve oyuna dalıp yeterli sıvı tüketmediğinde, bir süre sonra ateş ve halsizlik gibi belirtiler başlayabilir. Vücuttan kaybedilen suyun içindeki sodyum, potasyum gibi elementlerin eksikliği belirtileri daha da şiddetlendirir. Su kaybının şiddetine göre şoka kadar varan tablolar oluşabilir. Bu durumda çocuğun serin bir yerde dinlenmesi sağlanmalı, bol su verilmeli ve şikâyetler devam ettiği takdirde acilen bir sağlık kurumuna başvurulmalıdır.
5. Güneş Yanıkları:
Yazın en sık görülen rahatsızlıklardan biri de güneş yanıklarıdır. Güneş ışınları 45 dereceden daha dik iken güneş altında kalınmaması gerekir. Kişi suyun içindeyken de güneş yakıcı etkisini sürdürmektedir. Güneş yanıklarının gelecek yıllarda cilt kanseri tehlikesine neden olmaması için çocuklarda, en az 30 faktör civarındaki koruyucu güneş kremleri kullanılması uygundur. Bu ürünlerin güneşe çıkmadan 30 dakika önce sürülmesi, her 2 saatte bir de tekrarlanması önemlidir. Özellikle yüzü korumak için de kıyıda oynayan çocuklara geniş kenarlı şapka takmak yararlı olabilir.
6. Sinek-Böcek Sokmaları (Insect Bite):
Sinek-böcek sokmaları kaşıntıya ve ardından deride iltihaplı yaraya neden olabilir. Geceleri mümkünse koruyucu tül perdeli yatak kullanmalıdır. Özellikle bebeklerde ciltten emilim çok olacağı için cilde sık sık kimyasal sinek kovucu sürmek doğru değildir. Yaz akşamlarında uzun kollu, ince, hava alan pamuklu giysilerle sineğin sokabileceği alanı azaltmak gerekir. Geceleri, sineklikli odanın ilaçlanıp yatmadan önce iyice havalandırılması da uygun bir yöntemdir. Sinek-böcek sokmasında anti-histaminik içeren kaşıntı önleyici krem, merhem ve losyonlar kullanılabilir.
7. Deri Allerjileri:
Çocuk açık alanda oynarken bazı bitkilerin temasına bağlı kızarma ve kaşınma ortaya çıkabilir. Direkt güneş ışığına bağlı deride kızarma, kaşınma, hatta ödem gelişebilir. Bazen soğuk su, hatta sadece su bile deride ürtiker ve anjioödem denen kızarıklık, kabarıklık ve kaşıntı yapabilir.
8. Hepatit-A:
Hepatit-A denilen bulaşıcı sarılık türü, hepatit-A virüsünün (HAV) bulaşmasıyla olur. Orta kullanılan eşya ve yiyecekler, kirli su, kirli gıda, kirli el ve kirli tuvaletler en önemli bulaşma araçlarıdır. Önce basit bir enfeksiyonmuş gibi halsizlik ve ateş şikâyetleriyle başlayıp sonrasında kusma ve karın ağrısı eklenir. İdrar renginde portakal kabuğu gibi koyu sararma ve göz akında sararma ile belirgin hale gelir. Bulaşıcıdır ve iyileşmesi uzun zaman alabilir. Çocuklar bu hastalıktan aşı ile korunabilmektedir. 1,5 yaşında ve 2 yaşında olmak üzere, 6 ay ara ile 2 doz aşı korumada önemli rol oynar. Hepatit-A’dan korunmanın diğer yolları arasında Hepatit-A geçiren kişilerin mikrobu bulaştırmalarını önlemek için el ve tırnak temizliğine son derece dikkat etmek gerekir. İç çamaşırlarını, çarşaflarını ve tuvaletlerini solüsyonlar ile temizlemek, hastaya bakan hemşire, doktor, hasta bakıcı ve aile bireylerinin de ellerini sık sık mikrop önleyici sıvılarla yıkamaları bu hastalıktan korunmada son derece önemlidir.

Comments