top of page

BEBEKLERDE GÖZYAŞI KANALI TIKANIKLIĞI NEDİR, NEDEN OLUR VE BELİRTİLERİ NELERDİR?

  • Yazarın fotoğrafı: Dr. Yunus Emre Bıkmaz
    Dr. Yunus Emre Bıkmaz
  • 18 Nis
  • 4 dakikada okunur

Gözyaşı kanalı tıkanıklığı, gözden burun boşluğuna doğru uzanan gözyaşı drenaj sisteminde meydana gelen akış bozukluğudur. Gözyaşı kanalınının tıkanması, gözyaşı olarak adlandırılan sıvının boşaltılamamasına neden olur. Bunun sonucunda ise gözde sulanma, kızarıklık ve çapaklanma gibi problemler meydana gelir. Özellikle bebeklik döneminde görülen bu durum zamanla kendiliğinden düzelebileceği gibi nadiren bazı vakalarda cerrahi tedavi gerektirir.

Gözyaşı Kanalı ve Nazolakrimal Sistemin Yapısı 

Gözyaşı kanalının yapısı gözyaşını gözden burna taşıyan bir sistem olarak tanımlanabilir. Bu noktada gözyaşı üretimi ve drenajını sağlayan önemli bir anatomik yapıdır. Nazolakrimal sistem ise nazolakrimal kanal ve burun boşluğuna açılan deliklerden oluşur.  

Nazolakrimal Kanalın Anatomisi 

Nazolakrimal kanal, gözyaşının gözden burna doğru akmasını sağlayan bir yapı olup ince kanal yapısına sahiptir. Nazolakrimal kanal anatomisi ise gözün iç kısmındaki gözyaşı kesesiyle başlar ve burun boşluğuna doğru açılır. Nazokrimal kanal, 12 mm'lik üst intraosseöz kısım ve 5 mm'lik alt membranöz kısımdan oluşan bir yapıdır. Çift katlı epitel bu kanalı kaplar ve burun boşluğuna iletilmesini sağlar.  

Gözyaşı Akış Mekanizması 

Gözyaşı, gözyaşı bezleri tarafından üretilen bir sıvıdır ve göz kapakları aracılığıyla yüzeye dağılır. Kirleri ve yabancı maddeleri temizleyen bu sıvı, gözün her zaman nemli kalmasını sağlar. Akış mekanizmasını oluşturan sistemler arasında “duktus nazolakrimalis” yer alır ve gözyaşının burun boşluğuna doğru düzenli bir şekilde boşaltılmasını sağlar.  

Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Nedir? 

Gözyaşı kanalı tıkanıklığı, gözyaşının kanaldan boşaltılamaması halinde gözde birikerek çeşitli problemlere sebep olan bir rahatsızlıktır. “Nazolakrimal kanal tıkanıklığı” veya “lakrimal pasajda stenoz ve yetmezlik” olarak da adlandırılan bu durum, drenaj sisteminde oluşan blokaj nedeniyle oluşur. Buna bağlı olarak gözyaşı, burun boşluğuna ulaşamaz ve gözde sulanma, kızarıklık, çapaklanma ve batma hissi ile birlikte enfeksiyon riski ortaya çıkar. 

Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Neden Olur? 

Gözyaşı kanalı tıkanıklığının temel nedeni, gözyaşının burun boşluğuna akmasını sağlayan nazolakrimal kanalın kısmi veya tamamen tıkanmasıdır. Bu durum bebeklerde konjenital (doğuştan) veya anatomik faktörler nedeniyle meydana gelebileceği gibi yetişkinlerde sonradan da gelişebilir.

Bebeklerde Görülme Nedenleri Şunlardır:

1.       Konjenital (doğuştan) sebepler: Bebeklerde gözyaşı kanalı tıkanıklığı görülmesi konjenital (doğuştan) sebeplere bağlı olup gözyaşı kanalının alt ucunu kapatan zarın kapalı olmasıyla ilişkilendirilir. Yenidoğanların çoğunda görülen bir durumdur.

2.       Anatomik sebepler: Nadir vakalarda kemik gelişiminin yetersiz olmasına bağlı olarak da meydana gelebilir.

3.       Fizyolojik sebepler: Bazı bebeklerde ise anne karnındaki fizyolojik gelişim tamamlanamadığı ve bebek bir nevi anahtar teslimi doğmadığı için drenaj sistemi de tam olarak gelişemez.   

Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Belirtileri Nelerdir? 

  1. Göz sulanması, göz yanması, ağrı-batma hissi ve bulanık görme: Gözyaşı normalde burun boşluğuna akar ve bu sayede göz yüzeyi nemli kalır. Ancak gözyaşı kanalı tıkandığında bu akış engellenir ve sıvı birikmeye başlar. Bu durum sürekli göz sulanmasına ve bebeğin görme kabiliyetinin hafif olumsuz etkilenmesine neden olur. 

  2. Gözde akıntı, kızarıklık ve çapaklanma: Tıkalı gözyaşı kanalında oluşan enfeksiyon gözde akıntıya sebep olur. Bölgede biriken mukus, iltihaplı akıntıya sebep olarak rahatsızlık verir. Gözyaşının doğal akışının bozulmasına bağlı olarak kızarıklık da meydana gelen bir semptomdur. İltihap ve tahrişin sonucunda oluşan bu belirti, gözde akıntı ile birlikte görülebilir. 

3.       Dakriyosistit (gözyaşı kesesinde iltihap), gözün iç kısmına yakın ağrılı şişlik ve burun kökünde şişlik: Dakriyosistit, lakrimal kesenin birleştiği yerde gözyaşı tıkanıklığına bağlı olarak gelişen bakteriyel bir enfeksiyondur. Bu durum, gözün iç kısmına yakın bölgede şişlik ve iltihaplı bir torbacıkla karakterizedir. Zamanla artan şişlik, dokunmayla hassas hale gelir ve bazı durumlarda dışarı akabilir. Gözyaşı bezi iltihabı önemli bir semptom olduğu için zamanında tıbbi müdahale gerektirir. 

Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Nasıl Teşhis Edilir? 

1.       Göz muayenesi: Gözyaşı kanalı tıkanıklığının tespitinde ilk yapılacak işlemdir. Bebeklerde sık görülen çapaklanma ve gözde sulanma belirtileri göz muayenesi ile teşhis edilir.

2.       Floresein boya testi: Hem bebeklerde ve hem de yetişkinlerde yapılabilen bu testte, floresein adlı bir boya damlası damlatılarak belirli süre boyunca bekletilir. Eğer boya kalıntısına rastlandıysa kısmi veya tam tıkanıklık teşhisi konulur.

3.       Gözyaşı kanalına sıvı verilmesi: Muayeneye yardımcı bir yöntemdir.

4.       Gözyaşı yolları sintigrafisi: Bu yöntem, tıkanıklığı daha ayrıntılı incelemek için nadiren kullanılabilir.  

Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Nasıl Tedavi Edilir? 

Gözyaşı kanalı tıkanıklığı tedavisi tıkanıklığın şiddetine göre 2 türlü yapılır:

1.       Ameliyatsız tedavi yöntemleri: 

a.       İlaç tedavisi: Gözyaşı kanalı tıkanıklığının ameliyatsız tedavisi için öncelikle ilaçlara başvurulur.  Bu nedenle enfeksiyonel semptomları gidermek için damla veya topikal formda antibiyotikler uygulanır. Bunun yanı sıra iltihapları azaltmak için özel anti-enflamatuvar ilaçlar da kullanılabilir.

b.      Lakrimal masaj: Bebeklerde genellikle masaj ile tedavi edilir ve kısa süre içinde geçmesi beklenir. Bebeklerde gözyaşı kanalı tıkanıklığı masajı göz kesesine doğru nazikçe yapılır. Burun kökünden aşağı doğru yapılan masaj gün içinde belirli sürelerle tekrarlanmalıdır. Masaj tedavisi genellikle başarıyla sonuçlanır ancak ilgili doktorun talimatlarıyla dikkatli bir şekilde yapılmalıdır. Uygulanan basınç sayesinde organ gelişimiyle birlikte kanalın birkaç hafta içinde açılması beklenir. 

2.       Cerrahi Müdahale (Dakriyosistorinostomi): Belirli bir yaşa kadar düzelmeyen veya ileri seviyedeki vakalar için cerrahi yöntemlere başvurmak mümkündür. Dakriyosistorinostomi olarak adlandırılan cerrahi yöntem, nazolakrimal kanal işlevini kaybettiğinde uygulanır. Tıkalı kısmı açmak için uygulanan bu operasyon 2 farklı yöntemle yapılır:

a.       Açık cerrah yöntem: Bu yöntemde oküloplastik cerrahı, gözün alt kısmından burnun yanındaki bölgeden küçük bir kesi yaparak açıklık oluşturur ve oluşan bu açıklıktan lakrimal keseyi ve burun boşluğunu birbirine bağlayarak kanalın açılması için küçük bir tüp yerleştirir. 

b.      Endoskopik yöntem (Minimal invaziv yöntem): Bu yöntemde gözyaşı kanalı tıkanıklığı ameliyatı ciltte daha küçük kesi yapılarak uygulanır. Minimal invaziv ile uygulanan bu işlemde ilgili uzman, gözyaşı kesesinden burun boşluğuna açıklık oluşturur ve gözyaşı kesesinin üstünde kemikte bir boşluk oluşturduktan sonra kanalı açmak için küçük bir tüp yerleştirir.  

Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular 

1.       “Gözyaşı kanalı tıkanıklığı kendiliğinden geçer mi?”

Bebeklerde evet. Gözyaşı kanalı tıkanıklığı bebeklerde çoğunlukla kendiliğinden geçer, ancak nadiren bazı vakalarda cerrahi tedavi gerektirir. Bu nedenle; bebeğin gözünde sulanma, kızarıklık, şişlik, çapaklanma ve benzeri belirtiler gözlemlendiğinde Göz Hastalıkları bölümünden randevu alınarak uzmana danışmak önemlidir.  

2.       “Gözyaşı kanalı tıkanıklığı her yaşta görülür mü?” 

Evet. Gözyaşı kanalı tıkanıklığı her yaşta görülebilen bir rahatsızlıktır. Özellikle bebeklerde sık rastlanan bu durum; çocukluk, ergenlik, yetişkinlik ve ileri yaşlılık süreçlerinde sonradan da meydana gelebilir.  

3.       “Masajla kanal açılmazsa ne yapılır?” 

Bebeklerde masaj tedavisi genellikle başarıyla sonuçlanır. Ancak masaja rağmen kanal açılmadığında öncelikle antibiyotik ilaçlara başvurulur. Damla veya topikal formdaki ilaçlarla da tedavi sağlanamadığında cerrahi yöntemler uygulanır.  

4.       “Göz sulanması her zaman tıkanıklık belirtisi midir?” 

Hayır. Göz sulanması her zaman tıkanıklık belirtisi olmayabilir. Örneğin “konjonktivit” olarak bilinen göz enfeksiyonunda da gözyaşı üretiminin artmasıyla birlikte akıntı meydana gelebilir. Bu nedenle, konjonktivit klinik tablosuna yol açan çeşitli allerjenler, bakteriler ve virüsler de göz sulanmasına neden olabilir.  

5.       “Göz enfeksiyonu ile gözyaşı tıkanıklığı aynı şey midir?” 

Hayır. Bu 2 rahatsızlığın belirtileri benzerlik gösterse de, oluşum mekanizmaları ve tedavileri farklıdır. Gözyaşı tıkanıklığı, sıvının burun boşluğuna iletilmesini sağlayan sistemin tıkanmasından dolayı oluşur. Göz enfeksiyonu ise bakteriyel veya viral etkenlerden kaynaklı meydana gelen bir rahatsızlık olduğu için gözyaşı tıkanıklığından farklıdır. Ayrıca tedavileri de farklılık gösterir.  


 
 
 

Commentaires

Noté 0 étoile sur 5.
Pas encore de note

Ajouter une note
bottom of page